Pazartesi, 18 Aralık 2017 12:24

Araç Üstü Çadırları Kullanışlımıdır?

Yazan

Araç üstü çadır kuran dostlardan bu konuda yazı yazmalarını istedim ama olamayınca iş başa düştü. Sonra zamanlarda sayısı hızla artan Araç üstü çadırların üzerine yazı yazmak bana düştü. 1992 yılından beri çadır ile çok tecrübem oldu. Birçok model ve bir çok hava test etme fırsatı buldum. -20 fırtınalı hava koşulundan, yakıcı güneşe, aynı gün içinde dört mevsime kadar bir çok ortamda yattım. Bu zaman ve tecrübe artık bir çadırın tasarımını gördüğün anda görüşünü belli edebilmeyi sağlıyor. Malzeme kalitesi, çadırın kurulduğu yer, duruşu, hava durumlarında nasıl davranacağı hakkında hemen bir görüş üretebiliyorsunuz.

Bu yazıda aslında Araç üstü çadırların öcü gibi görünmemesi için elimden geleni yapacağıma söz veriyorum. Çünkü bir şekilde bu çadırı tercih etmiş ve bunun aracılığı ile Kampcılığın özüne yaklaşma ihtimali olan dostlarımı da kırmak istemiyorum. İhtimal var evet ve biraz daha çaba gerekiyor.

Konuyu anlatabilmem için öncelikle neden ve nasıl kamp yaparız. Bu işin özünde ne vardır onu anlatmam gerekiyor kısaca. Bu bakış malzeme seçimini etkiliyor çünkü.

Kampcılık denen bu sıradışı eylem temel olarak özgürlük ruhu taşıyan insanların vahşi doğa içerisine olabildiğince yaklaşmasını sağladığından çok keyifli bir spordur. Doğa ve dış yaşamla aranızda incecik bir bez parcası vardır ve siz bunun ortasında özgürce uyuyabilirsiniz. Dışarıda gelişen her olayın içindesinizdir aslında ve güvenlik dediğiniz o duvarlar kısmen incelmiştir. Bu sebeple yaşamı hissetmek ve kendi iç dünyanıza yapılan bir yolculuk gibidir. Doğal bir temizlenme , arınma, durma , yavaşlama, farklı kokuları alma, dengelenme. Yani aslında bu sporun varolma amacı Doğa’yı daha iyi hissedebileceğin anları arttırmak amacı taşır.

Farkındaysanız sıradışı bir sporu yaparken (mesela Dağcılık) amaçladığınız rotaya giderken yol üzerinde konaklama amaçlı kulandığınız çadır konusunu bu konunun içine sokmadım. O farklı bir mesele. Belki bir yazıda ona da bakarız.

Temel olarak bu işten keyif alıp, haftasonu kendi çadırında, kendi yemeğini yaparak doğa içerisinde sakin ve eğlenceli zaman geçirmeye çalışan insanlar için yazıyı ilerletmeye devam ediyorum.

Kamp yaparken malzeme kullanımı ve hayatı kolaylaştıran yeni malzemeler keşfi de eğlencenin bir kısmıdır. Yanmaz, eldivenler, 300m uzağı gösteren ışıklar, tuvaletler vs. Bunları konuşmak ve denemek keyfin bir parcası zaten.

Son zamanlarda bunlara araç üstü çadırlar eklenmeye başladı. Eskiden çok az sayıda gördüğümüz bu malzeme son zamanlarda çok arttı ve artık bir şekilde bu işlere girmek isteyen insanların artık, arazi aracı üstünde çadır hayalleri ile ilerledikleri bir durum oluştu.

Çadır ne işe yarar.

Önce birazda bu konuyu açalım. Çadır araçla ya da bir kısım araçla sonra yürüyerek gittiğiniz yerde evinizdir. Kamp yaptığınız süre boyunca sizi herşeyden korur. Araç üstü çadırlar demekki arabanın gidebildiği yere kadar kullanılan birşey. Diğer türde kamp yapanların bunu tercih etmeyeceği aşikar.

Araç üstü çadır kullananlar öncelikle bu sınırda kamp yapacaklar demektir. Aracınız ne kadar iyi ise o aracın gidebildiği yere kadar sınırlanmış oluyorsunuz. Şimdi hemen şunu söyleyenler olacaktır. Araba da birde normal çadır koyarız olur biter. Yok o iş öyle olmuyor. Bu türde kampcılığınız geliştiğinde artık malzemeleriniz taşınamaz bir hal alıyor.

Çadır bizi nasıl sıcak tutar.
Öncelikle sıcak bir kampın olmazsa olmazı iyi malzeme değildir. Malzeme den önce ne yaptığını bilen, ön ısınmasını iyi yapmış, vücudunu iyi takip eden kampcı olmalısınız. Sonra malzemeniz iyi olur ki siz malzemeyi ısıtırsınız. Uyku tulumundan çıkan sıcak hava da çadır tarafından tutulur bir süre. Bunlar hep sizin sıcak kalabilmeniz içindir. Yulum içi 17-18 derece ise çadır içi de 13 derece falan olur ki bu idealdir. Birde çadır içi yerleşiminiz ısıyı koruyan türde olursa terleme yaptırtmamayı becerirseniz sabaha kadar sıcacık uyursunuz. Konumuz çadır olduğundan bu konuda kalacağım.

Çadır için Isı kacağının temel sebepleri çadırın yanlış tasarımı, sıcak havanın hareket yerlerindeki kaçaklar, yoğuşma, ve hava yataklarıdır.

Tasarım : Çadırların kubbeleri yuvarlak olmalıdır. Yoksa sıcak hava çadır içi akımıyla dönmez ve yukarda dışa doğru sıkışır. BU sebeple köşe tavanlı çadırlarda köşeler ısı kaybını arttırır.

Malzeme : Sıcak havayı içerde tutmak ve çadır içi sağlıklı nefes almayı sağlayacak malzemeler önemlidir. Bu konuda sürekli yeni gelişmeler oluyor ve yeni malzemeler üretiliyor. Yani suyu içeri almıyor olmak yeterli değil.

Yoğuşma : Çadırın içindeki sıcak hava çadırın dışında ki soğuk hava ile karşılaştığında içerde yoğuşur ve çadırın içinde su tanecikleri oluşur. Bunlar dışa hava kadar soğuk damlalardır. Çadır içinde üşümenizi garanti eder. Bunu engellemek için 2 katmanlı çadırlar yapılır ve dış katman bu çarpışmayı dengeler.

Havalı yataklar. Son zamanlardaki en önemli yalanlardan biridir bu yataklar. Zemin yumuşak olsun diye plastik bir malzeme iine hava basarsınız. 3 Kişi üzerinde yattığında bir döndümü herkes zıplar içerde. İkinci olumsuz etkisi yatak içindeki hava dış hava ile ısıl bağlantıdadır. Yani dışarıda hava ne ise yatak içindeki hava da o ısıya gelme eğilimindedir. Siz bu havayı bir türlü ısıtamazsınız. Isı sebebi ile sürekli hava kaçar. Toprak üstünde uyuduğunuzda bu ısı kaybı bu şekilde olmaz. Hatta toprak size ketra ısı verir. Çadır altında kalan bitkiler ısı üretir.

Şimdi gelelim konumuza.

Araç üstü çadırlar Köşeli tasarımları gereği iyi ısı tutamazlar. Tutsalar bile aracın soğuğu, çadırın 6 çevresinden de esen rüzgar oluşan kısmi ısıyıda alıp uçurur. Zemini sert olduğundan şişme yatak koyarsanız durumunuz daha vahimdir.

Neden bilmiyorum araç üsütü çadırların malzemeleri biraz farklı. Katmanlı üretilmiyorlar. Yalıtıma daha çok önem veriyorlar. Bu da yoğuşma ihtimalini arttırıyor. Çadır fermuardan bile ısı kaybeder. Dikişleri delik açmayan iğnelerle yapılmalıdır. Araç üstü Çadır üreticilerinde bu teknoloji varmıdır bilemedim.

Çadır yeri konusu da ayrı bir dert. Özel takozlarınız yok ise arabayı arazi koşullarına göre uyunabilir dengeye getirmek bayağı bir dert.

Ayrıca kamp alanlarımız genelde büyük Meralardır. Bizler arabalarımızı yollar üzerinde bırakıp kamp alanımıza 50-100 m yürürüz. Böylelikle araçlar altında meraları ezmeyiz.Şimdi araçla gelenler tabii yol üstünde uyumak şık olmadığından meranın ortasına arabalarını çeker ve doğaya büyük zarar verirler.

En önemli başka bir etken araçlardan yayılan Asbest ve yağ gazlarıdır. Araçlarımız durduğu yerde bu gazları yayarlar. Siz üstünde bütün gece bunu solursunuz. Sağlık için yaptığınız bir eylem kansere dönüşür.

Konu uzadıkça uzuyor ama araç üzeri çadır seçiminde en önemli etken vahşi hayvan korkusu olduğunu gözlemliyorum. Bu da maalesef bilgi eksikliğinden kaynaklanıyor. Ayılar kamp alanlarına kendi istekleri ile yanaşmazlar. Onlar için tehlikeli bir durumdur bu ve tercih etmezler. Tabii konuştuğumuz koşullar için konuşuyorum. Sansar, tilki gibi hayvanlar ise zaten hırsızlık için gelirler ve birkaç poşet yırtıp giderler. İnsana temas etmezler. Tabii yine gıda yı saklama konusunda bilgi olmalısınız. Domuzlar hele hiç gelmez kamp alanına.

Kurulumu daha kolay diyenlere son lafım. Kendim hiç kurmadığımdan bu kurulumu baz alarak konuşuyorum. Benim çadırımı 3 defa kurar kaldırırım bu sürede. Keyifli seyirler

Tüm bu etmenler sonucunda hem daha pahalı, hem daha zararlı, hem daha konforsuz araç üstü çadırı kim neden kullanmak ister bilmiyorum.

Alpay Oğuş

15.12.2017

 

 

Yorum Ekle